Coğrafya Şiir Antolojisi

COĞRAFYA ŞİİR ANTOLOJİSİ

Blogun oluşturulmasındaki amaç orta öğretim coğrafya eğitiminde öğrencileri edebiyatın yardımıyla, şiirin gücüyle daha fazla konuşmasını sağlayarak, ders işlenişine bir yenilik katmaktır.
Peki bu nasıl olacak?
Şiirler ile coğrafya eğitimi kazanımları arasında bağ kurarak, kazanımlara uygun şiirler bularak, şiirler hakkında öğrencileri konuşturarak, öğrenciyi dersin içine katarak uygulanacak bir çalışma olacak.

29 Nisan 2019 Pazartesi

İsmail Gökkaya- Gezelim Anadolu'yu

GEZELİM ANADOLU'YU
Binip de hisli bir şiirin sırtına
Mısra mısra gezelim Anadolu'yu
Önümüzü kestiğinde bir fırtına
Dura dura gezelim Anadolu'yu

Güneş yüzünü gösterince Iğdır'da
Atlarla cirit oynayalım Çıldır'da
Yağmur yağarsa bekleyip bir çadırda
Sıra sıra gezelim Anadolu'yu

Gelince kış mevsimi yağınca karlar
Beyaz gelinliğini giyer Kaçkarlar 
Karlı dağların ardında daha neler var ?
Göre göre gezelim Anadolu'yu

Trabzon, Giresun ve Ordu peş peşe
Tulumla horon tepilir bitmez neşe
Kurutmak için fındıkları güneşe
Sere sere gezelim Anadolu'yu

Eğlemez bizi yolun tozu, çamuru
Samsun sahilinde buluruz huzuru
Çorum unuyla bir çöreklik hamuru
Kara kara gezelim Anadolu'yu

Yeşilırmak renk katarken kainata
Yardım edelim dağlar delen Ferhat'a
Yanık türkülerle beraber Tokat'a
Vara vara gezelim Anadolu'yu

Dolaşıp Sivas'ın dağını, düzünü
Dinleyelim Aşık Veysel'in sözünü
Erciyes Dağı misali gökyüzünü
Yara yara gezelim Anadolu'yu

Sabahleyin çiğ düşünce çayırlara
Atlar çıkar Nevşehir'de bozkırlara
Hacı Bektaş'ın ocağında sırlara 
Ere ere gezelim Anadolu'yu

Selam verip Ankara'da seğmenlere
Gölge olalım Konya'daki rençbere
Rumi'nin yanında kibrimizi yere
Vura vura gezelim Anadolu'yu

Kuvvetlidir madencilerin bileği
Çekiç sesleriyle ritm tutar yüreği
Nedir Zonguldak'ta işçinin isteği ?
Sora sora gezelim Anadolu'yu

Yorulana Yunus Emre'den bir nefes
Yeşil Bursa'ya Orhan Gazi'den bir ses
Tekfurlara Osman Gazi gibi bir ders
Vere vere gezelim Anadolu'yu

Ege'ye çevrilince şiirin yönü
Çalınır kulağa efelerin ünü
Manisa'da durup bir tarla tütünü
Kıra kıra gezelim Anadolu'yu

Aydın inciri girmiş dünya diline
Görenler hayran olur İzmir iline
Göğsümüzü esen şu imbat yeline
Gere gere gezelim Anadolu'yu

Burdur'da, Isparta'da sıralı göller
Honaz'da, Davraz'da biter mor sümbüller
Elma ağaçlarının ardından güller
Dere dere gezelim Anadolu'yu

Isparta'dan sonra hiç vermeden ara
Gidip de varalım bir başka diyara
Huysuz kıl keçilerini Toroslara
Süre süre gezelim Anadolu'yu

Kalkerler üstünde Antalya'yla Muğla
Doğanın süsüdür kızılçamla sığla
Muğla'nın evlerine bir sıra tuğla
Öre öre gezelim Anadolu'yu

Çıkalım Aladağların doruğuna
Uyalım Dadaloğlu'nun buyruğuna
Sonra Cennetle Cehennem obruğuna
Gire gire gezelim Anadolu'yu

Çukurova: Seyhan, Ceyhan armağanı
Yetiştirmiş bize Karacaoğlan'ı
Onun gibi yetişen cümle ozanı
Sara sara gezelim Anadolu'yu

Güneydoğu'da inci Antep'le Urfa
Kıskanır onları Halep'le Buhara
Beyranlı, kebaplı, baklavalı sofra
Kura kura gezelim Anadolu'yu

Kayısı dolu her Malatya bucağı
Tüm Elazığ sanki bir maden ocağı
Şiirin değişirse eğer uyağı
Dize dize gezelim Anadolu'yu

Yolumuz düştüğünde Bingöl'e Muş'a
Yemekler ikram edelim kurda kuşa
Murat'a girip kapılmadan telaşa
Yüze yüze gezelim Anadolu'yu

Erzurum'da Kars'ta görünce çiğdemi
Anlarız ki bu günler kışın son demi
Tosunları zapteden yuları, gemi
Çöze çöze gezelim Anadolu'yu

Turnalar ile seyrederken Mardin'i
Vezire verelim Şahmeran zehrini
Diyarbakır surundan Dicle Nehri'ni
Süze süze gezelim Anadolu'yu

Dağların kuytusunda Hakkari, Şırnak
Şırnak ki Tufan'dan sonraki ilk durak
Yapılara El Cezeri'den bir taslak
Çize çize gezelim Anadolu'yu

Gökkaya'nın sözü uzaktır savaştan
Farkı yok bir yurttaşın diğer yurttaştan
Kadim kardeşlik destanını en baştan
Yaza yaza gezelim Anadolu'yu